Öze geri dönüş yolculuğu,kayıp bütünlüğünün arayışında top yekün bir göç hareketidir. Bu yolculuğa çıkmanın ilk şartı ise içine düştüğümüz kölelik durumunu fark etmekte ve kabullenmekte yatıyor...
İnsanın kendi yazgısını değiştirebilmesi için önce kendini kabul etmesi (yani içimizdeki zorbayla ,karanlık yanlarımızla tanışıp onları kabullenmesi) sonra psikolojisini ve doğru kabul ettiği inanç sistemini değiştirimesi gerekiyor..Bir bütün içinde olmamanın eksikliği insanı korku ,bağımlılık ve kendi kendini yok etmeye itiyor. Dışarıdaki dünya aynen düşlediğimiz gibi...Sadece bir ayna... Dışarıda sadece kendi yarattığımız dünyayı bulabiliriz. Kişi başına gelen durumlara karşı tavrını değiştirdiğinde, başına gelecek olayların doğası da zamanla değişecek...Değiş ki dünyan değişsin ...
Bir kişinin gücü kendine sahip olmasında ve aynı zamanda kendisine teslim olmasında yatar...
İrade olmadan düşünceler,duygular ve arzular oluşun içinde başıboş dolaşan parçacıklar gibidir ve biz de irademizi kullanmıyorsak evrenin insafına kalmış küçük birer parça olarak hayatımıza devam ediceğiz...
Bağımlılıklarımız... Bütüne erişememekten kaynaklanıyor...
Bir ev satın almak, başkaları tarafından takdir edilmek , bel bağladığımız ,arkasına sığındığımız, güvenliği ardına saklandığımız ya da birer idol saydığımız ne varsa her şey aslında anlamsız totemlerler...Böyle davranmaya devam ederek dünya yerinde sayıyor dünyanın belki de evrenin acılarının kalıcı olmasına yol açıyoruz...
Ve... Kendimizi bağışlayalım...
Kendimizi özümüzde bağışlamak özümüze bir geri dönüş, bu dünyaya gelmemeizin esas nedeni...Bu iyileşme sürecini yarıda kesmeyelimm:))))
Arkası gelecek:))) İyi geceler....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder